İsrail Oğulları üç bin yıllık tarihleri boyunca esaret ve sürgün hayatı yaşamışlardır. Bu duruma en büyük sebep; Allah’a verdikleri sözden caymaları, inkâr, şirk, zulüm, serkeşlik, kutsal kitapları tahrif ve dünya hayatına düşkünlükleridir. Yahudiler, kendilerini seçilmiş ve Tanrı’nın çocukları görmelerinden ötürü her kavme ve inanca düşman olmuşlardır.
Hıristiyanlığın gelmesiyle bu dini ortadan kaldırmaya çalışmışlar, İncil’i tahrif etmişlerdir. Ardından gelen İslâm’ı ortadan kaldıramayacaklarını anladıklarında -bir kısmı- münafıklık amacıyla İslâm’a girmiş, esaret ve sürgün dönemlerinde tecrübe kazandıkları ‘dönme’lik ile İslâm’ı özünden bozmaya çalışmışlar, kurdukları hain oluşumlarla İslâm içerisinden ‘fitne hareketleri’ çıkarmışlardır.
Yahudiler, Hıristiyanlar içerisinde kurdukları/kurdurdukları Tapınak Şövalyeleri, Cizvit, Opus Dei, Yahova Şahitleri, Moon ve benzeri oluşumlarla İslâm’la savaşırken, Yahudi dönmesi Abdullah İbn-i Sebe ile başlayan Şiilik, Bâtınilik, Haşhaşilik, Bahâîlik gibi fitne akımlarıyla da İslâm dinini içeriden bozmayı amaçlamışlardır.
Çetin Acar bu eserinde;
Fetullah Gülen ve terör örgütünün Yahudi sevgisinin sebebini sorguluyor.
FETÖ ile Yahudilerin benzerliklerini ortaya çıkarıyor.
Abdullah İbn-i Sebe ile başlayan ve İslâm içerisinden çıkartılan fitne hareketlerinin günümüz temsilcisinin FETÖ olduğunu belirtiyor.