Son yillarda yüksek sesle dillendirilen, tiyatronun öldügüne dair kanaatler bugün imkanlari görece daha sinirli ‘alternatif tiyatrolar’in ortaya çikisiyla baska bir boyut kazandi. ‘Eski’nin karsisina ‘yeni’yi koyan interdisipliner sahneleme arayislari sosyolojik temelli yeni mekan, seyirci, algi türlerini ve begeni tartismalarini da beraberinde
getirdi. Tiyatro sosyolojisi içinde yeni mücadele alanlarinin bir tezahürü olarak da ele alinan bu tartismalar artik sanatsal, estetik ve sinifsal birçok açidan degerlendirilmek durumunda.
Cansu Karagül’ün Bourdieucü sanat sosyolojisi baglaminda ele aldigi Alternatif Tiyatrolar çalismasi da bu yeni evreyi ve tiyatronun üzerine oturdugu zemini anlamaya çalisan ender çalismalardan biri. Kitap, tiyatro alanindaki tarihsel dönüsümü tarihçesi, tanimi, arka plani, olanaklari ve gelecegiyle daha genis tartismalara yol verecek sekilde
ele aliyor. Güncel ve tarihsel bir izlekte, tartismalarin daha da derinlesmesi ve çogalmasi dilegiyle…